TurKisH Rap||2008||
  GraFFiTTi NeDiR?
 

GraFiTTi NediR?
Graffiti sanatının tarihi: Eskilere dayanan bir sanat olduğunu söyleyebiliriz. Eski Mısır döneminde, yolculukları sırasında insanlar duvarlara bir takım şekiller, mesajlar ve yazılarrakarak yolculuklarına devam ederlermiş. Tabii o zamanlar ismi bu olmasa da ilk grafitinin sinyalleriydi bunlar. Mısırlılardan sonra birçok insan geçtiği yerlere imzasını bırakmaya, resmetmeye devam etmiştir. Aslında duvara yazı yazma isteği insanların izrakma isteğiyle ığa çıkmıştır. İzler ve mesajlar bizi graffiti yapan insanın dünyasının içine çekecekti farkında bile olmadan. Yaşam mekanı sadece güzel evlerle neden sınırlı kalacaktı ki? Sokaklar da yaşam mekanıdır aslında. Ve sokakları da yaşam alanı olarak gören ülkelerde graffiti sanatı çok daha yaygınlaşmıştır. Ülkemizde ise ara sokaklarda görüldüğünde şaşırtan tek tük graffitinin dışında pek fazla bir şey görmek mümkün değildir. Türkiye yurtdışındaki ülkelere nazaran biraz geride... Geri olma sebebi de kullandığımız boyalar bence. Ya da tarz (style) eksikliği olabilir.

Hiphop ya da rap? Neden Underground?

 
Graffiti'nin hip hop kültürünün bir parçası olmasını nasıl açıklayabiliriz? Bu graffiti yazarlarının çoğunluğu gettolarda yasayan siyah ve Latin kökenli gençlerden oluşmaktaymış. Gizli hip hop partilerine katılan gençler bu ambiyansı sokağa taşıyıp kendilerini göstermek için her yere imzalarını atmaya başlamışlar. Graffiti evlerde saklı kalmayıp tüm şehre yayıldığı için hip hopun yayılmasında ve tanınmasında en etkili unsur olduğu tartışılmazdır..
Graffiti' nin ilgiyi kendine çekmek ve sesini duyurmak için etkili bir yol olduğu anlaşıldığında, duvarlara, metrolara, taksilere yazılanlar sadece nick yani tag' lerle sınırlı kalmamış; graffiti adeta içini dökerek yaratıcılığını sergilemenin yolu olmuştur. Gerçekten de graffiti' nin yoğun olarak uygulandığı şehirlerde her duvarda bir sanat eserine rastlamak mümkün. Tabii Amerika'da graffitinin şehir düzenini ve göz zevkini bozduğunu düşünenler de var. Bir graffiti eserinin ömrü bu sebeple çok uzun olamamaktadır ama silinenin yerine çok kısa zamanda bir yenisi eklenmektedir. Şehir aktivizminin önemli bir parçası olan graffiti hala bir sanat dalı olarak kabul edilmiyor ama bu graffiti sanatçılarının pek de umrunda değil. Onlar kendi gruplarını kurup anonim kalmaya devam ederek izlerini şehrin muhtelif yerlerine bırakmaya devam ediyorlar.

Graffiti çevrelerinde tanınmak ve isim yapmak için öncelikle işin erbablarıyla tanışıp onların yanında çömezlik yapmak gerekiyor. Bu grupların içinden yetişip yavaş yavaş adını duyurmaya başlayanlar da kendi gruplarını kuruyorlar. Hatta dünyanin dört bir yanından graffiti sanatçıları, ünlülerle tanışmak ve onları iş basında izleyip feyz almak için Amerika'ya, graffitinin anavatanı Bronx' a geliyormuş. Bu devasa graffitilere internetten ulaşmanız mümkün olabilir, tabi gidip görmek kadar etkili olmasa da..

Rude, Bew ve Dust boyarken ortak söylemleri şuydu;
‘’Graffiti yaparken benim özelliğimdir başkasında da var mı? Bilmiyorum ama çevremdekileri göremem bütün kalbimle söylüyorum elim, duvar, sprey ve parmaklarım vardır sadece. Ve kimseyle konuşamam duyamam’’ diyor konuştuğum gençler ve inanın sanat eğitimi aldıklarında ülkemiz bir çok sanatçı kazanacaktır. Onlar sokak ressamları ve ellerindeki sadece bir kutu sprey…

Graffiti suç değil o bir sanattır
Elindeki sadece bir kutu sprey…

Sokakların ressamları..

Yüreğin asi seslenişinin duvarlara yansıması…

 
  Bugün 2 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol